ERGENLİK DÖNEMİNDE BESLENME

33098

Adölesan (Ergenlik); fiziksel, biyokimyasal, ruhsal ve sosyal yönden hızlı büyüme, gelişme ve olgunlaşma süreçleriyle çocukluktan yetişkinliğe geçiş dönemidir. Dünya Sağlık Örgütünün tanımına göre adölesan 10-19 yaşları arasını kapsar. Adölesanlar bu dönemde daha fazla bağımsızlık elde ettikleri ve dışarıda daha fazla zaman geçirdikleri için beslenme düzenleri değişmektedir. Beslenmeye vakit ayırmayı istememelerinden ötürü öğün atlama sık görülür. Atıştırmalık besinlerin ve hazır besinlerin (fast-food) tüketiminin en sık görüldüğü gruptur.

Bu dönemde büyümede hızlı bir artış olduğu için enerji ve besin öğelerine gereksinim artmaktadır. Fakat beslenme alışkanlıklarındaki bu değişiklikler artan besin öğesi gereksinmelerinin karşılanmasını engellemektedir. Bu dönemde kalsiyum ve D vitamini yetersizliği, iyot yetersizliği, kansızlık, diş çürükleri, yeme bozuklukları, obezite ve zayıflık görülebilmektedir. Aynı zamanda ergenlik dönemindeki beslenme, kişinin sonraki yaşamında karşılaşacağı sağlık sorunları açısından kritik önem taşımaktadır. Bu dönemde kazanılan alışkanlıklar gençlerin ileriki yaşamlarında da bunu sürdürebilmesi için önemlidir.

Bu dönemde yapılan hatalardan birisi kahvaltı öğününün atlanmasıdır. Kahvaltı atlanması metabolizma hızını azalttığı gibi diğer öğünlerde daha fazla besinin tüketilmesine neden olmaktadır. Ayrıca okul başarısı ve kahvaltı yapmak arasında ilişki bulunmaktadır. Sağlıklı büyüme, gelişme için süt ve süt ürünlerinin tüketimine dikkat edilmeli, süt ve süt ürünleri her gün mutlaka tüketilmelidir. Besleyici değeri düşük, yüksek enerjili, fazla yağlı yiyecekler yerine, evde hazırlanan sebze, salata, yoğurt gibi besinleri tercih etmelidirler. Omega-3 yağ asitlerinden zengin olan balık haftada 2 gün tüketilmelidir. Ayrıca ceviz gibi kabuklu kuruyemişlerde omega-3’den zengin oldukları için tercih edilmelidir. Bağırsak hareketlerini artırarak kabızlığın önlenmesini sağlayan diyet lifi aynı zamanda midenin boşalma hızını yavaşlatarak daha fazla tokluk sağlar, düşük enerjili oldukları için fazla enerji alımını azaltırlar. Bu yüzden tam tahıllı besinler, sebze ve meyveler, kurubaklagiller kullanılarak diyetin lif içeriği zenginleştirilmelidir. Aynı zamanda bu besinler vücudumuzun ihtiyaç duyduğu vitamin ve mineral gereksinmesini de karşılamaktadır. Bu dönemde görülen demir eksikliği anemisi için kırmızı et tüketimine dikkat edilmelidir. Çay ve kahve yemeklerden en az 45 dakika sonra içilmelidir. Etin ve yumurtanın yanında C vitamini içeriği yüksek olan sebze ve meyveler tüketilmelidir.

Gençlere 16 yaşa kadar haftada 3 veya daha fazla 20-25 dakika egzersiz önerilmesi ile birlikte 16 yaş üzerindekilere her gün 30 dakika egzersiz veya 3-5 kez, 30-60 dakika aerobik egzersiz önerilmektedir. Bunun için spor kursuna gidilebilir, arkadaşlar ile telefonla konuşmak yerine birlikte yürüyüş yapılarak sohbet edilebilir, asansör yerine merdivenler kullanılabilir. Fiziksel aktivite diyabetin gelişimini, kalp hastalıkları riskini, kan basıncının yükselmesini azaltmaktadır. Anksiyete ve depresyonu azaltır, kendini daha iyi hissetmede ve ağırlık kontrolünde yardımcı olmaktadır.

 

Kaynak : http://yenisehirim.com/yazar/tugbatuna.html.html

Yazarın Tüm Yazıları

ERGENLİK DÖNEMİNDE BESLENME

KALP VE DAMAR HASTALIKLARINDA BESLENME

YÜKSEK PROTEİNLİ DİYETLERİN SAĞLIK ÜZERİNE ETKİSİ

İNSÜLİN DİRENCİ VE BESLENME

OMEGA-3 YAĞ ASİTLERİNİN FAYDALARI VE DİYETTEKİ KAYNAKLARI

RAMAZAN’DA NASIL BESLENİLMELİ?

SAĞLIKLI YAŞAM İÇİN DOST OLAN PROBİYOTİK BAKTERİLER

Karbonhidratlardan Uzak Durmak Ne Kadar Doğru?

YO-YO DİYETİ